Yazarlar

Ölecek karga, kırılacak dala konarmış!

post-img
Kayserililer bilirsiniz, ticaret erbabıdır, son derecede uyanıktırlar aynı zamanda.   Daha da ötesi, “Türk milletinin Yahudileri” diye anılırlar bu özellikleri nedeniyle.   İşte, Kayseri’de bir adet varmış.   Bir çocuk dünyaya geldi, gözleri fer fecir oynuyor, cin gibi mi maşallah?   Büyüdüğü vakit doğru dükkana yollarlarmış, işleri çekip çevirsin diye!   Yok, gözleri boş boş bakan bir şey mi geldi dünyaya?   Onu da doğru mektebe gönderirlermiş, hiç olmazsa okusun da kendini kurtarsın diye!   Okula gitti, tahsil terbiye gördü, hâlâ bi cacık olamadı mı?   İşte onu da siyasete sokarlarmış memleketi çekip çevirsin diye!   “Abdullah Gül” adını işitince aklıma hep Kayserililerin bu geleneği gelir nedense?..   Burkay Ailesi’nde de öyle olmuş vaziyet.   Bakmışlar büyük oğlan Mehmet Burkay’ın gözleri fer fecir, doğru dükkana, almışlar onu işlerin başına koymuşlar!   Ne zaman ki İbrahim Burkay gelmiş dünyaya, onu da doğruca mektebe göndermişler!   Bilecik’te 2 yıllık bir yüksek okulu anca bitirebilmiş İbrahim Burkay, onu da ite kaka yane!   Yedikardeş Ailesi’nde olduğu gibi.   Onlar da Selim’i yollamışlar mektebe.   Selçuk durmuş işlerin başında.   Geçenlerde bir yerlerde okumuştum, “İki lise birden bitirdim” diyordu Selim Yedikardeş yaptığı bir mülakatta!   Millet iki üniversite bitirir, üzerine bir de yüksek lisans  yapar…   Memlekette “İki lise bitirdim” diye hava yapan sadece bir tek bu Selim Yedikardeş var!   O da imam hatipte ortadan mı ayırmışlar bunu ne, sonra düz liseye devam etmiş filan.   “Burkay Ailesi’nde işlerin başında olan asıl kişi Mehmet Burkay” dedik.   İbrahim Burkay adam gibi 4 yıllık üniversite bitiremeyip ortada kalınca, iddianamedeki tanık ifadeleriyle de sabit, FETÖ abisi onu da alıp Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’na başkan yapmış.   Orada neler yapmış İbrahim Burkay ve yönetimi?   Odanın tüm işlerini FETÖ’cü şirketlere pas edip, onları semirtmişler.   Gezi işleri, reklam ajansları, dergi basımları hep FETÖ’cülere yaramış.   Üstüne kayınbabası Karakök amcayı BTSO’da işe almış bu İbraam.   O kadar uyanıkmış ki, kendi özel şoförünü oraya yerleştirmiş, BTSO’da işe sokmuş, sonra adamı emekli edip, tekrar işe almış!   Hadi kendi şoförünü aldın ey İbrahim Burkay, karının şoförünün oğlunu BTSO’da neden işe alıp, memur yaptın?   Kayınvalideye haksızlık değil mi şimdi bu?   Onu da alaydın!   Çay kahve işlerine bakardı kadıncağız, elmalı tarçınlı kek filan yapardı sana orada!   Sırıtırdın yine gesges geğirerek!   Ailenin işlerini nasıl Mehmet Burkay yönetiyorsa, BTSO’nun işlerini de İbrahim Burkay’ın kayınbabası Ramazan Karakök yönetiyor!   İşe almalar, terfiler, cezalar, zamlar hep onun onayından geçiyor.   Mesela Ticaret Sicilinde Ayten Çavuz emekli oluyor, artık gidip evde dinlenmesi gerekirken bu ablamız, Karakök amcanın talimatıyla sözleşmeli olarak yeniden işe alınıyor!   Mesela hizmetli İsmail Cömertel emekli oluyor, Karakök’ün emriyle sözleşmeli olarak yeniden işe alınıyor.   Mesela Dış Ticaret Şefi Mecit Yelkovan’ın üniversitede okuttuğu iki evladı var, adam daha çalışmak istiyor bu yüzden, adamı zorla emekli edip sürüm sürüm süründürüyorlar!    BTSO başkanlığını FETÖ’nün desteğiyle kazanan, bu durum mahkeme kayıtlarına dek giren İbrahim Burkay için söylenecek tek laf var:   “Ölecek karga, kırılacak dala konarmış!..”   Biliyorsunuz, ByLock mağduru 11 bin 480 kişinin telefon numaraları yayınlandı geçen gün.   Kişilerin bilgisi ve onayı olmadan cep telefonlarına bu programın yüklendiği ilan edildi.   Mehmet Burkay’ı da güya “mağdur” sıfatıyla işte bu liste içerisine sokmaya çalışıyor birileri!   Evet, vay anasını sayın seyirciler, Burkay Ailesi’ni yöneten Mehmet Burkay’ın FETÖ’nün iletişim programı olan ByLock kullandığı ortaya çıktı.   Mehmet Burkay’a ait olduğu iddia edilen 0 53xx 544 65 xxx numaralı telefonun FETÖ’yle irtibat halinde olduğu bilgisi bundan 3 ay kadar önce MİT tarafından önce Adalet Bakanlığı’na, sonra oradan Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne dolayısıyla, Bursa İl Emniyet Müdürlüğü’ne iletildi.   Ama ne hikmetse Bursa’da hiç kimse hiçbir şey yapmadı!    Aralarında Ağır Ceza Reislerinin de bulunduğu pek çok insan sırf ByLock kullandıkları gerekçesiyle “zıp” diye tutuklanırken bu Burkay’ları kim, nasıl ve neden koruyor?   Sanki masumane ve saf bir şekilde 11 bin 480 kişilik “FETÖ mağdurları” listesine sokulmaya çalışılarak, paçayı kurtarması hedeflenen Mehmet Burkay’ın arkasını kim kolluyor?   Mağdur olan insanların cep telefonlarından hiçbir veri alışverişi yokken, Mehmet Burkay’ın telefonundansa defalarca iletişim kurulmuşken, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ve İl Emniyet Müdürlüğü niye harekete geçmiyor?   Bursa’nın yeni Cumhuriyet Başsavcısı Sayın Uğurhan Kuş…   FETÖ davasının iddianamesi önünüzde…   Oradaki açık ve gizli tanıkların İbrahim Burkay’a dair verdikleri ifadeler önünüzde…   Etkin pişmanlık kapsamında çok önemli bilgiler veren ve teşhislerde bulunan Mahmut Kesici’nin, sizde yoksa ben vereyim memnuniyetle, anlattıkları şeyler işte ortada…   Mehmet Burkay’ın tam 3 ay öncesinden MİT’in verdiği bilgiye göre, ByLock kullandığımeydanda…   Üstelik de telefonuna öyle yanlışlıkla ya da iradesi dışında yüklenmediği de gün gibi aşikar…   Yani, ben mi vereceğim gereğinin yapılması talimatını şimdi bu durumda?   Kim koruyor bu adamları?   Kim?   Ve neden?

Diğer Haberler