Ah gece gelme gunduz gel!

Düşünmekten, yazmaktan, eleştirilmekten korkmayın...   Ortalık karışmış yine Mehmet Ali Yılmaz'ın yazısıyla... Tehditler, hakaretler, küfürler havada uçuşuyor...   Bakınız eleştiri değil yapılanlar, tehdit, hakaret ve küfür...   Yazıyı beğenmeyebilirsin, doğru bulmayabilirsin, katılmayabilirsin, sevmeyebilirsin, Mehmet Ali'ye gıcıksındır belki, bunu da anlarım ama farklı düşüncedeysen bunu ifade etme şekli tehdit midir, yok mu senin hiç fikrin?   Kendi düşündüğünü dile getirmekten aciz, küfür ve tehditle fikirleri, karşı düşünceyi bastırmaya çalışan bir toplum olduk.   Katılmıyorsan yaz kardeşim ne düşündüğünü, kendini ifade et, yazarı sorgula, katılmadığını belirt, dibine kadar da eleştir...   Yok bir gece ansızın gelirmiş yok bilmem ne!   Sen gelsen ne, gelmesen ne!   İnsanları susturmaya çalışanları, sorgulayanı, düşüneni ve hala korkmadan yazabileni engellemeye çalışandan nefret ediyorum!   Sorgulayan, düşündüğünü hala korkusuzca ifade eden insanlara da bayılıyorum.   Katılmasam bile "bu kişinin kendi düşüncesi" diyerek saygı duyuyorum, ne güzel ki hala düşünebiliyor ve yazabiliyor!   İnsanın iyi arkadaş olması demek her fikrine, yazdığına katılıyorum demek değildir. Bazen benim yazdığım bir yazıya Mehmet Ali hiç katılmıyor, bazen ben de onunkine, kesinlikle zıt olduğumuzda çok konu elbette ki oluyor.   Bu konular üstüne çokta tartıştığımız da oluyor elbet.   Anlaşamadığımız ve hem fikir olmadığımız konularda, Mehmet Ali bana kalkıp senin ananı bacını demiyor, ben de gidip evinin önündeki duvara "bir gece ansızın gelebilirim" yazmıyorum.   Safa'da beğenmediği zaman bu rakıyı kafanda kırarım ver o köseleleri geri deyip, Mehmet Ali'yi aldığı ayakkabıyla dövmeye kalkmıyor.   Kemal Pehlivan bastonu ve kalpağıyla Mehmet Ali'yi kovalamıyor.   Ömürcan hoşlanmadığı bir yazısını gördüğünde adamın sakallarını koparmıyor.   Kafayı mı yediniz siz?   İnsanlar konuşa konuşa demiş Atalarımız....   Dövseniz ne olur,sövseniz ne olur, tehdit etseniz ne olur?   Bugün Mehmet Ali'yi yarın Can Ertan'ı, sonra yerelde bulduğunuz tüm yazarları baskı ve şiddetle susturmya çalışırsanız, sonra size sahip çıkacak adam ararsınız...   *****   Yazının başlığına ilk baktığımda tabi ki bende  "eyvah" dedim, hatta telefon açıp "sen ne yaptın" da dedim.   Çünkü yazığın içeriğini, sadece başlığına bakıp, okuyarak ya da okumayarak hatta algılamaya asla yanaşmayacak zihniyetteki insanları artık net biliyorum...   Ben bir Bursaspor taraftarı olarak yazıdan hiç alınmadım ama  şunu çıkardım "Yıllarca taraftarı kullanarak, düşmanlıktan beslenen insanlar olduğunu, barış ve kardeşlik içinde yapılması gerektiğini..."   Yani tutup da bombayı Bursa taraftarı ya da Beşiktaş taraftarı patlattı filan diye de yorumlamadım, bu hain terörün ülkemde son bulmasını herkesin istediğini ve farklı takımları desteklerken "kan davası" güderek hareket edilmemesi gerektiği mesajı verildiğini anladım...   Ve Mehmet Ali Yılmaz'ın yazısını okurken başka bir şey hissettim, bizi bunca düşman eden, kardeşi kardeşe kırdıran zihniyete yazıklar olsun dedim!   Öyle kötü bir zamandan geçiyoruz ki son dönemlerde, farklı düşüncelere, farklı kültürlere, farklı mezheplere, farklı dinlere, farklı görüşlere dahi tahammülümüz yok...   Bizi birbirimize kırdırır iken, çıkar sağlayanlara karşı birbirimize daha çok sahip çıkmalıyız derken   Bir gece ansızın gelecekmiş o cengaverler...   Şimdi muhtemelen gururlanarak geziyor ortada dangalak, adını yazsaydın bari...   Ben kadın olarak, varsayalım birini tehdit ettim, asla etmezdim de, ben bir kadın olarak adımı yazardım altına...   Cümleten gerçekten çok korktuk şu an;   Adınla, imzanla, bizler gibi her riskli yazının altına imzanı atarak gelebilseydin keşke...   Herkesi karşına alarak, doğruyu savunarak gelebilseydin...   En zoru onu yapabilmektir ama sen bilmezsin, nasıl zordur herkese karşı "siz hepiniz ben tek demek"   O sebeple sen anlayamazsın bunu, ansızın gelecek arkadaş, aslında ne zordur bilemezsin, seni de anlıyoruz!   *****   Son dönemlerde ülkemizin geldiği durumu göz ardı edemeyiz ve her haber göz yaşartıyor...   Dibe vurduk ve belki de daha çok  vuracağız her konuda...   Ben bir kadın ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak gerçekten ülkem ve geleceğim adına çok korkuyorum.   Hepimiz şapkamızı önüne alalım ve düşünelim, bu duruma nasıl geldik ve biz nerde hata yaptık diyerek...   Sorgulamaktan, eleştirmekten, düşünmekten bile korkmadan...!   Susturmaya çalışanlara inat;   Gelin bundan sonra daha çok konuşalım, daha çok sorgulayalım, daha çok yargılayalım ve fikirlerini özgürce ve korkmadan yazanlara daha çok sahip çıkalım...   "Biz gece ansızın gelebilirim" yazan arkadaş, sen gelme :)