Yazarlar

Hayvan mezarlığı

post-img
Çavış var, bizim Metin Çavuş... Tekstil sektöründe çalışıp, "örmecilik" yapar Çavış, Canaydın İlköğretim Okulu'nun eski müdürü hemşerim Mehmet Temel'le aynı işi yapar kendisi. Şöyle bir düşünüyorum da... Dar zamanlarda ne çok anı biriktirmişiz. Ortak bir arkadaşımıza içinde "azgın teke otu" da bulunan dağ yöresinin şifalı otlarından yapılmış bir macun götürmüştüm küçük kavanozun içinde. Mehmet Temel ördürdüğü kumaşları boyatmak için gitmiş oraya... Sohbet ederlerken de "Ya" demiş, "içim kıyıldı biraz; şöyle bir dilim ekmeğin üzerine sürülecek reçel filan gibi bir şey yok mu mutfakta"? Çekmecesinden çıkarıp benim getirdiğim macunu uzatmış mekan sahibi, "Al" demiş, "bir parmak ye; şifalıdır"... Ve sonra lavaboya gitmiş... Dönünce bir de bakmış ki, Mehmet kavanozu yarılamış bile, hala da yalanıyor!.. Az sonra huzursuzlanmaya başlamış Mehmet Temel; arkadaş da hemen anlamış vaziyeti tabii!.. "Sen" demiş, "git eve, fazla oyalanma buralarda!.." Adamın espri kabiliyeti tavan yapmış ya... Yarım saat sonra da aramış, "N'apıyon" diye? "Sorma" demiş Mehmet Temel, "eve misafir gelmiş, oturuyom arka odada çaresiz"!.. Komik bir şey aramaya gör, her yerde var az buçuk kadar... Bir akşam Çavış aradı, Metin Çavuş... "Bak" dedi, "yanımda kim var"? -Kim var? "Ramazan, veriyom telefonu Ramazan'a!.." -Ya verme bi dakka dur, hangi Ramazan? Ben tanımıyorum ki onu! "O seni tanıyomuş!.." -Yav, bizim memlekette her dört erkekten üçünün adını Ramazan koyarlar! Hangi Ramazan'mış bu? "Aloo, ben Ramazan?.." -Hangi Ramazan? "Gümüş Vadi Restoran'ın sahibi Ramazan..." Haa! Orhanelili hemşerim Ramazan... Zamanı geldiğinde ızgarada uykuluğu Ramazan'ın Misi yolundaki dükkanında yiyeceksiniz, Metin Çavış'ın iki parmağı da yoktur bu yüzden! Dün Yeşim'i aradım sevincimi paylaşmak için. Geçmişte davalarıma bakan bir hakim şikayet etmişti beni kendisinin de adının geçtiği bir yazıdan ötürü... O davaya bakan bir diğer hakim de tam 2 buçuk yıl hapis döşemişti şahsıma! Bundan daha komik bir ülke düşleyebilir misiniz uykularınızda?!. Bursa Bölge Adiye Mahkemesi 12'nci Ceza Dairesi'nin pek kıymetli yargı mensupları bu yanlış kararı bozup, hakkımda beraat hükmü vermişler; hepsini alınlarından öpüyor, gelecek bayramlarını şimdiden kutluyorum. Yeşim'i niye aradım? O'nun da bazı yanlış kararlardan ötürü mahkemelerle başı dertte de ondan... "N'apıyo Silimci Oktay" dedi lafın arasında? Geçen gün 6 ayrı numaradan arka arkaya aramış Oktay! Gece saat 3 buçukta da 3 kez Messenger'dan çaldırmış! En sonunda da Facebook'tan arkadaşlık teklifi göndermiş bana. Kabul ettim artık tabii! Eşi Murat'la beraber Tam Ramazan'ın Gümüş Vadi Restoran'ının alt tarafında, dere kıyısında doğa yürüyüşüne çıkmış Yeşim. "İnanır mısın, Nilüfer Çayı'nın yanındaki kaya parçalarının üzerine bile yazmış "Silimci Oktay" diye" dedi!.. Neyse, Silimci Oktay'la da Facebook arkadaşı olduk sonuçta. Rüyamda görsem inanmazdım hayatıma "Silimci Oktay" diye birinin gireceğini! Adam buradan bile reklamını yaptırıyor iki gündür bendenize baksanıza! Allah taksiratını affetsin, Metin'in köpeği "Eros" ölmüş bu arada. Sen köpeğin adını "Eros" koyar mısın? Hayvan gitmiş komşunun köpeğine tecavüz etmiş sağlığında bıldır!.. Bir de gebe kalmış mı Eros'tan hayvan! "Ben bu Alço kılıklı nalet şeyden torun morun istemiyorum" demiş sahibi! Hamile bayanın karnındakileri aldırma masrafı, bilumum ameliyat, veterinerlik ücretleri, getiri, götürü hepsi Çavış'ın cüzdana kaçmış sonuçta! "Mecburen ödeyeceğim, babasıyım" diyor Çavış. Hakikaten komik ülke burası! En komik karakterlerden biri de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli... Aradan yıllar geçtikten sonra ancak düzeltebildi "ekonomi" yerine "ekönömi" demeyi Devlet Bahçeli! Şimdilerde de "Ukrayna" yerine, "Ukranya" diyor grup toplantılarında konuşurken! Ama ben en çok "İtalya'ya", "İtayla" demesine bayılıyorum kendisinin! "Futbola", "fitbol" diyen birinden Bursaspor'a kulüp başkan adayı olur mu sizce? Burası Türkiye'yse eğer, olur elbette! Ay Dede'den hallice, "Hatça Recep" formatında bir şey çıkar eğer olursa da!.. Bursasipor da bir alt lige daha düşüp, Dinamo Mesken'le eşleşir artık! Var mıdır başka bir memleket daha dünyada, Elizabeth'in mevta olmuş kara suratlı çirkin kocası Philip'in defin haberleri her gün televizyonlarda birinci sıradan yayınlansın?!. Edinburgh Düküymüş herif! Pabucumun dükü! (Ulan bir de kraliçe cenapları hakkımda dava açtırmaya kalkar mı bunu dediğim için acaba?!.) Günlerce "Dük aşağı, dük yukarı" haberleriyle yatıp kalktı bu ülke halkı, en sonunda gömdüler cenazeyi de kurtulduk! Meğerse aslında Yunanistanlıymış bu herif. Babası Prens Andrea, palikaryanın kolordu komutanı olarak Anadolu'ya gönderilmiş de Sivrihisar, Haymana ve Zülfikar Yüksel'in memleketi Afyon-Emirdağı'nda yakmadık, yağmalamadık köy bırakmamış. Ben kraliçelerin arasında en çok kısa adı Beatrix olan, Hollanda Eski Kraliçesi Beatrix Wilhelmina Armgard van Oranje-Nassau van Lippe-Biesterfeld'ı severim. Kulakları çınlasın, 83 yaşında henüz daha çıtır, körpe bir hanımdır Beatrix. İngiltere Kraliçesi Elizabeth, veliaht oğlunun gözündeki kılları ağardı gitti hala devretmedi tahtını lakin, Beatrix ablam tam 33 sene bu işi yaptıktan sonra oğlu Willem'a bıraktı tacını. Öyle "kraliçe" deyip geçmeyin, üniversite eğitiminde sosyoloji, ekonomi, parlamenter tarih, anayasa okudu ablam. Ayrıca Surinam kültürü, Hollanda Kraliyeti, uluslararası meseleler, uluslararası hukuk ve Avrupa hukukuyla da yakından ilgilendi. Peki, "Surinam kültürü" nedir? Surinam'ın, Güney Amerika'da bir ülke olduğunu kaçınız bilir? Peki, o memlekette yaşayan halkın yüzde 20'sinin Müslüman olduğunu? Şu sıra Bursa caddelerini süsleyen "Hollandaca-Flemenkçe" bilen elemanlar aranıyor" konulu ilanların esrarı nedir ki acaba? Hollanda Kraliçesi Beatrix'in himayesiyle bundan uzun yıllar önce Bursa'da yapılan hayvan barınağının nereye kurulduğundan haberiniz var mı? Ve Metin Çavış köpeği Eros'u nereye gömdü dersiniz? Bursa'ya bir hayvan mezarlığı yapmanın artık zamanı gelmedi mi sizce? Yok mu bu işe bir el atacak belediye başkanı?

Diğer Haberler